Motorize Yazışmalar; postları kadar, yorumları da okunası blog.. Ahaha sanki NY Times mınaki!

16 Nisan 2010 Cuma

insomnia değil lan bu!

Uyuyamıyorum amına koyiim..
Yok yanlış oldu.

Uyumuyorum amına koyiim..

Yani şimdi yatsam ossura ossura uyurum da, uyumuyorum işte! Deli mi sikti dicem, eh pek akıllı sayılmazlardı.
Sabah 7:15te uyanıyorum, bu saatte ayaktayım ama! Bak saate bak, bak bak yukarda, aha. İşten eve geliyorum e hadi biraz daha çalış yok zıkkımlan derken saat 11 oluyo. E hadi biraz feysbukta millet ne bok yemiş kritik yap derken oldu mu yarım? Hıh, sonrasında banyo günüm değilse nette takılmaya devam ediorum, yok tivitır, yok sıtambıl aman azıcık firendfid falan derken saat oluyo 2! Ama yok banyo günümse tam bir eziyet -saçlarım çok ve belime kadar olduğundan- e hadi banyo yap, saçları yıka iki kez, kremle, banyoda açmaya uğraş, yok sabunlan götünü başını kukunu yıka falan 1 saat! Termosifonda su bitiyo be. Hadi sağ salim çıktım diyelim, uğraş ki kurusun bu saçlar! Kremlenme faslı ayrı bi olay zaten, kremlenmesen gerim gerim geriliyo derin o da ayrı işkence. İşte saat 3te kafamda havluyla bunu yazıyor buluyorum kendimi.

Zaten günümüzün koca bi kısmı işte geçio.. Ben de gayet rahatına düşkün kaba kadife binsanım. Şööle azıcık(!) yayılmak falan istiyorum. Zaten hergün götüme çifte motor takıp iş yapıyorum ofiste, eve gelince sılovmoşın olsun diyorum, sakiiin, relaaağks.

Günler 36 saat olsa.. oooh gerine gerine göbeğimi kaşıyaraktan yaşasam. Her şeye vaktim olsa falan. Bu nasıl bir işkence yaa.

Amaaan bendeki de dert, oturmuşum yazıorum. sanki okicak adam var!
Siz uyuyun tabi, uyuyuuun; kıçınızdaki pireler horon tepsin.
Gidiyorum işte.
Önce saçları kurutiim, sonra çantaları hazırliim, giyeceklerimi ayarliim de devriliim artık.
Yeter.

Hey dur bişi sorcam, erkekler uzun saç mı seviyo kısa saç mı? Bi de onu diyin de bana bu işkenceye yerli yersiz katlanmiim.

Rüyanızda da beni görün, şşşş. ;)

Mwah!


Hiç yorum yok: